Aya

istabl.
1953
HT logo
 
 
 
               
 

:::
:::
 

Bismillahi Al-Rahman Al-Raheem

Filistin Yönetimi, Ödün Vermek ve Peşkeş Çekmekten Başka Bir Şey Bilmiyor
Allah’ın Gazabı ve Müslümanların Öfkesinden Kurtulamayacak

Bakanlar kurulu, küçük düşürücü ve iğrenç bir adım atarak 23 Şubat 2016 tarihli bir kararname yayımladı. Kararname, Ali Mücahit ve Türk mücahitlerinin kabirlerinin de bulunduğu el-Halil şehrinin merkezindeki Sahâbî Temim ed-Dari vakfına ait 73 dönümlük araziyi Moskova Patrikhanesinin mülküne veriyor.

Bu bir suçtur, hem de Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in vakfettiği ve Müslümanların da nesilden nesile göz bebekleri gibi korudukları arazilere karşı işlenmiş bir suçtur. Bu bir suçtur, hem de Filistin yönetiminin, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in vasiyetine karşı cesurca işlediği bir suçtur. O vasiyette şöyle geçmektedir:

بسم الله الرحمن الرحيم، هذا كتاب من محمد رسول الله، لتميم بن أوس الداري، أن له قرية حبرى وبيت عينون، قريتها كلها سهلها وجبلها وماءها وحرثها وأنباطها وبقرها، ولعقبه من بعده، لا يحاقه فيها أحد، ولا يلجه عليهم أحد بظلم فمن ظلمهم أو أخذ من أحد منهم شيئا، فعليه لعنة الله والملائكة والناس أجمعين

“Bismillahirrahmanirrahim, bu, Allah’ın Elçisi Muhammed’den, Temim b. ed-Dari’ye bir mektuptur. Bütün köyleri, ovaları, dağları, suyu, ekinleri, bitkileri ve inekleri ona ve onun soyundan gelenlere aittir. Kimsenin buralarda bir hakkı yoktur ve kimse de onlara bu konuda zulmedemez. Kim, onlara zulmeder ve onların birinden bir şey alırsa, Allah’ın, Meleklerin ve tüm insanların laneti onun üzerine olsun.” Yönetim, bu cürmüyle Allah’ın, meleklerin ve tüm insanların lanetine müstahak olmuştur.

Temim ed-Dari vakfı mütevelli heyeti, kabile büyükleri ve el-Halil kentinin yiğit erkekleri, bu suça engel olmak için seferber oldular. Ancak yönetim, İslam düşmanlarının tarafında yer almayı yeğledi. Araziler idaresi ve yargı yoluyla o toprakları patrikliğe veremeyince, kamulaştırma yöntemine başvurdu. Çünkü Ruslar, arazinin kendilerine ait olduğunu gösteren hiçbir kanıt sunamadılar. Yönetim ve arkasındaki güçler, kamulaştırma kararının hiçbir kıymeti harbiyesi olmadığını biliyorlar. Müslümanlar, bu kararnameyi asla kabul etmeyecektir. Kararname, karara ortak olanların alnına vurulmuş kara bir leke olarak kalacaktır.

İslam düşmanlarının önünde boyun eğmeyi alışkanlık haline getiren yönetimin kaderi, onların elindedir. Yönetim, Filistin halkına karşı savaş ilan etmiş ve kutsal toprakların çoğunu Yahudilere peşkeş çekmiştir. Evlerimizi bombalayan, Suriye ve Çeçenistan’da çocuklarımızı katleden Ruslara Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in vakfettiği arazilerin mülkiyetini vermiştir. Yönetim, hiç Allah ve Allah’ın kullarından utanmıyor mu? Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:

إن مما أدرك الناس من كلام النبوة الأولى إذا لم تستح فاصنع ما شئت 

“İlk peygamberlerden beridir halkın hatırında kalan ve devamlı söylene gelen bir söz vardır: “Utanmıyorsan dilediğini yap”

Üst düzey yetkililer, kilisenin bu arazileri Yahudilere satmak için can attıklarını biliyorlar. Bu da suçun çirkefliğini iyice artırıyor. Yetkililer, Rusların 1964 yılında kiliselere ait tüm taşınmaz malları portakal [Portakal Anlaşması] karşılığında Yahudilere sattıklarını ne çabuk unuttular. Yönetim, bu iğrenç suçla bugün Halil Rahman kentini gaspçı Yahudilerin çekici ile zorba Rusların örsü arasına terk ediyor. Dahası yönetim, Bereket Evi arazilerini Hristiyan Birliği yerleşimcilere sattığında ne yapacak?

Ey âlimler! Ey şeri mahkeme yargıçları! Temim ed-Dari vakfının Allah’ın dinindeki yeri ve konumunu biliyorsunuz. Bu suç karşısındaki görevinizin de farkındasınız. Kuşkusuz Allah Subhânehu ve Teâlâ, bu tavrınızdan dolayı sizi hesaba çekecektir. Haydi, hakkı haykırın ve açıkça beliğ bir söz söyleyin.

Ey Müslümanlar! Ey ileri gelenler! Ey mübarek toprakların seçkin halkı! Filistin yönetiminin, Filistin ve halkına karşı işlediği cürümler burada durmayacak. Bu yönetim, işgale yasallık kazandırmak, insanları bastırmak, haksız yolla insanların mallarını yemek ve İslam düşmanlarının politikalarını uygulamak için vardır. Müslümanların tarihinde bu yönetim kadar cesur olan birine rastlanmamıştır. Yönetim, insanların geçimleriyle oynuyor, vergi ve haraçla insanlara hayatı dar ediyor, yolsuzluk ve yozlaşmış insanlara kapı aralıyor. Yönetimin öğretmenlere karşı küstahça tavrına bir bakın. Öğretmenlerin haklarını gasp ediyor, güvenlik kurumlarıyla onları sindiriyor. Ayrıca medya ve eğitim müfredatı içindeki çirkefliklere de bir bakın. Değerleri yok ediyor, yolsuzluk yayıyor. Bu yönetime, arazi, onur veya mal dahi emanet edilmez.
Filistin yönetimi lideri, Allah düşmanı Rusya’yı hoşnut etmek için koşuyor. Siz Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın şöyle buyurduğunu iyi biliyorsunuz:

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لَا تَتَّخِذُوا الْيَهُودَ وَالنَّصَارَى أَوْلِيَاءَ بَعْضُهُمْ أَوْلِيَاءُ بَعْضٍ وَمَنْ يَتَوَلَّهُمْ مِنْكُمْ فَإِنَّهُ مِنْهُمْ إِنَّ اللَّهَ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ فَتَرَى الَّذِينَ فِي قُلُوبِهِمْ مَرَضٌ يُسَارِعُونَ فِيهِمْ يَقُولُونَ نَخْشَى أَنْ تُصِيبَنَا دَائِرَةٌ فَعَسَى اللَّهُ أَنْ يَأْتِيَ بِالْفَتْحِ أَوْ أَمْرٍ مِنْ عِنْدِهِ فَيُصْبِحُوا عَلَى مَا أَسَرُّوا فِي أَنْفُسِهِمْ نَادِمِينَ 

“Ey iman edenler! Yahudileri ve Hristiyanları dost edinmeyin. Zira onlar birbirinin dostudurlar. İçinizden onları dost tutanlar, onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğuna yol göstermez. Kalblerinde hastalık bulunanların: «Başımıza bir felâketin gelmesinden korkuyoruz» diyerek onların arasına koşuştuklarını görürsün. Umulur ki Allah bir fetih yahut katından bir emir getirecek de onlar, içlerinde gizledikleri şeyden dolayı pişman olacaklardır.” [Maide 51-52]

Onun için haydi Müslümanlar, Allah Subhânehu ve Teâlâ’yı razı etmeye koşun ve müminleri bırakıp kâfirleri dost edinen mücrimlere engel olun. Allah’a karşı dürüst olun ki O da sizi karşı dürüst olsun. Allah Rasûlü’nün vasiyetinin bozulması girişimleri karşısında kalkan olun. Kaviyy ve Aziz olan Allah’a güvenin. Siz yönetime engel olabilir ve onu durdurabilirsiniz. Yönetim, bu suçlarından dolayı bu dünya hayatında rezil rüsva olacaktır. Ahirette ise elim bir azaba maruz kalacaktır. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem tarafından vakfedilen Temim ed-Dari vakfını Müslümanlar, ön dört asır boyunca canları gibi korudular. Manda yönetimi sırasında İngilizlerin ve onlardan sonra da Yahudilerin tüm girişimlerine karşın bu vakıf etrafında kenetlenerek meydan okudular. Kindar Ruslar ve gaspçı Yahudiler de İslam düşmanıdırlar. Aralarında hiçbir fark yoktur. İslam’ın incileri bir döngüdür. Kutsal toprakların kurtuluşu ve temizlenmesi ile ilgili Allah’ın vaadi çok yakındır…

وَاللَّهُ غَالِبٌ عَلَى أَمْرِهِ وَلَكِنَّ أَكْثَرَ النَّاسِ لَا يَعْلَمُونَ

“Allah, emrini yerine getirmeye kadirdir. Fakat insanların çoğu (bunu) bilmezler.” [Yusuf 21]

H. 02 Cumâde’s Sânî 1437

 

Hizb-ut Tahrir

11.03.2016
 

Filistin

 


...:-
  • “Ramazan ayı, ki onda Kuran, insanlara yol gösterici ve doğruyu yanlıştan ayırıcı belgeler olarak indirildi.” [Bakara 185]

  • Mübarek Ramazan Ayının Başlangıcı ve Bitişi, Sadece ve Sadece Hilalin Görülmesine Göre Belirlenir

  • Lübnan’ın Derinliklerine Düzenlenen Saldırılar! Siyasi Otorite ve Kurumları Görevleri Karşısında Nerede? Direniş Ekseninin Stratejik Sabrı Daha Tükenmedi mi?

  • Ey Müslümanlar! Sırada Ne Var? Gazze’de Yaşananlardan Sonra Daha Neyi Bekliyorsunuz? Artık Harekete Geçmenizin ve Rabbinizin Raşidi Hilafeti Kurma Farzına Yanıt Vermenizin Zamanı Gelmedi mi?

  • “Kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye kulunu bir gece Mescidi Haram’dan çevresini bereketlendirdiğimiz Mescidi Aksa’ya götüren Allah’ın şanı yücedir. Hiç şüphesiz O, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir.” [İsra 1]

  •