Aya

istabl.
1953
HT logo
 
 
 
               
 

:::
:::
 

Bismillahi Al-Rahman Al-Raheem

Hizb-ut Tahrir / Suriye Saflarına Mücrim Tutuklamalar ve Suriye Genel Seçimleri Maskaralığı

Suriye Yönetimi, her ne zaman şenaatlerinden bir şenaat işlerse, ki bu gerek baş Sömürgeci Amerika’ya sadâkat ispâtı olsun, gerek Yahudiler ile müzâkerelere çırpınma olsun, gerekse insanlara yönelik saptırma ve aldatma olsun, -Hizb’i şenaatlerini ifşâ etmekten, komplolarını açığa çıkarmaktan, saptırmalarını ve aldatmalarını beyân etmekten men edebileceği zannıyla- Hizb-ut Tahrir saflarına tutuklama kampanyası açmayı alışkanlık haline getirmiştir. Yönetimin yaptığı hep böyledir! ... Amerikan Kongresi’nin Cumhuriyetçi Üyesi Frank Wolf heyetinin 01.04.2007 târihindeki ziyâretinden önce ve sonra, yine Amerikan Temsilciler Meclisi’nin Demokrat Başkanı Nancy Pelosi heyetinin 03.04.2007 târihindeki ziyâretinden önce ve sonra, yine Suriye asıllı işadamı ve Düşman devlet (Yahudi varlığı) ile gizli görüşmelerin lideri İbrâhîm Ebî Suleymân’ın, Suriye ile yapılan bu gizli görüşmelerin gelişmeleri hakkında milletvekillerini bilgilendirmek üzere 11.04.2007 târihindeki ziyâretinden önce ve sonra… Ardından 22.04.2007’de yapılan ve tek başına Baas Partisi’nin mutlak çoğunluğu ile birlikte, neticeleri Baas liderliğindeki Cephe lehine üçte iki olmasını gerektiren kanun zoru ile sonuçlanan Suriye Genel Seçimleri maskaralığının arifesinde! ... Tüm bunlar olurken, Suriye güvenlik teşkilâtları, Hizb-ut Tahrir / Suriye şebâbının saflarına yönelik mücrim bir tutuklama kampanyası yürütüyordu. Zîra Sadnâyâ Hapishanesi’nde zulmen tutulan sayıları elliye (50) varan şebâbın yanı sıra, Hava Kuvvetleri Tutukevi’nde bulunan kendilerinden öncekilere ek olarak, yirmi beşi (25) aşan sayıda şebâb tutuklandı. Bütün bunlar, Hizb’in şebâbının hıyâneti, aldatmayı ve saptırmayı ifşâ ediyor, Hak Kelâmı haykırıyor ve [ربُّنا الله] “Rabbimiz Allah’tır” diyor olmalarından dolayıdır.  وَمَا نَقَمُوا مِنْهُمْ إِلاَّ أَنْ يُؤْمِنُوا بِاللَّهِ الْعَزِيزِ الْحَمِيدِ  “Onlardan sırf Azîz-ul Hamîd olan Allah’a îmân etmelerinden dolayı intikâm aldılar.” [el-Burûc 8]

Muhakkak ki bu yönetim ve adamları sanıyorlar ki Hizb’e yönelik bu vahşi kampanyaları ile, onları Allah’ın emrini kafalarını çatlatırcasına beyân etmekten alıkoyarlar yahut sakındırırlar, böylece bu yönetimin entrikaları ve komploları göz ardı edilir de gizli-kapaklı kalır, veya onların, Râşidî Hilâfet Devleti’ni kurarak İslâmî Hayatı yeniden başlatmak için tam bir ciddiyet ile çalışma azimlerini kırarlar. Velâkin bu zanları, onlara ters dönecektir. Zîra onlar, bunun akabinde dünyada içerisinde bulundukları aşağılanmadan daha derin bir aşağılanma ile aşağılanmaktan ve Âhirette de elîm bir azâba uğramaktan başkasını zinhar elde edemeyeceklerdir.  وَلَعَذَابُ الآخِرَةِ أَكْبَرُ لَوْ كَانُوا يَعْلَمُونَ  “Âhiretin azâbı, elbette daha büyüktür. Keşke bilselerdi!” [ez-Zumer 26] Hizb’e gelince; bu tutuklanmalar ancak, Allah’ın izniyle kuvvetine kuvvet katacak, onu yüksekten daha yükseğe yükseltecektir. Eğer bu yönetim, daha önceleri Hizb’e karşı tekrarlanan kampanyalarının sonuçları üzerinde inceden inceye düşünseydi, kesinlikle bilirdi ki Hizb’e karşı tuzağı, bizâtihi bu yönetime vebâl olmaktadır.  وَلاَ يَحِيقُ الْمَكْرُ السَّيِّئُ إِلاَّ بِأَهْلِهِ  “Kötü tuzak, sahibinden başkasının (başına) geçmez.” [Fâtır 43] Dolayısıyla tutuklanan o şebâb ile kendilerinden önce zâlimlerin zindanlarına düşen kardeşleri var ya, işte üstün olanlar, Rableri ile kuvvetli olanlar ve Dînleri ile izzetli olanlar, Allah’ın izniyle onlardır! Zâlimlere gelince; onlar, zindanların dışında olsalar da, dünyaları uğrunda, hatta başkalarının dünyaları uğrunda dînlerini satan aşağılık ve mütebasbıs olanlardır!  وَذَلِكَ هُوَ الْخُسْرَانُ الْمُبِينُ  “İşte bu var ya bu, apaçık hüsrândır!” [el-Hacc 11]

Şâyet yönetim, bu tutuklamalar ile, Amerika liderliğindeki Sömürgeci Kâfirlere veya kendisi ile müzâkereleri kabul etsin diye Yahudi varlığına daha da yakınlaşsa bile, bu yönetimin ömrü kesinlikle uzun olmayacaktır. Zîra Suleymân [Aleyhi’s Selâm]’ın, devrilmesi için kendisini itecek birini gözetleyen âsâsı gibi dayanıksızdır. Eğer bu yönetim Hizb’ten bunu gözetliyorsa, bilsin ki bu yönetim, Allah’ın öfkesinden de, Allah’ın izniyle gelmekte olan Hilâfet’in öfkesinden de asla kurtulamayacaktır! İşte bu yönetim ile Hizb’in misâli, Allah [Subhânehu ve Te’alâ]‘nın buyurduğu gibidir:  قُلْ هَلْ تَرَبَّصُونَ بِنَا إِلاَّ إِحْدَى الْحُسْنَيَيْنِ وَنَحْنُ نَتَرَبَّصُ بِكُمْ أَنْ يُصِيبَكُمُ اللَّهُ بِعَذَابٍ مِنْ عِنْدِهِ أَوْ بِأَيْدِينَا فَتَرَبَّصُوا إِنَّا مَعَكُمْ مُتَرَبِّصُونَ  “De ki: Bizden, iki güzellikten (Zafer yahut Şehâdetten) başkasını mı gözetliyorsunuz? Oysa biz sizden, Allah’ın ya kendi katından ya da bizim ellerimizden sizleri bir azâba çarptırmasını gözetliyoruz. Haydi sizler de gözetleyedurun! Şüphesiz bizler de, sizinle birlikte gözetleyenleriz.” [et-Tevbe 52]

H. 06 Rabi’-us Sânî 1428

 

Hizb-ut Tahrir

24.04.2007
   
 


...:-
  • Hizb-ut Tahrir / Suriye Saflarına Mücrim Tutuklamalar ve Suriye Genel Seçimleri Maskaralığı

  •