Aya

istabl.
1953
HT logo
 
 
 
               
 

:::
:::
 

Bismillahi Al-Rahman Al-Raheem

Şer’î Hükümler ve Akidevî Mefhumlar, Müslümanların Boynunda Emânettir

Dün Lübnan’da, hiç kimsenin eline geçmemesi ve gizli kalması istenen “İslâmî Vesîka Projesi” başlıklı bir proje belgesi hakkında haberler sızdı.  Biz de bu vesîkada geçen en bariz bazı hususları keşfettik ki İslâmî kesimleri, bilhassa “Yüksek İslâmî Şeriat Kurulu"nu, bu vesîkanın, Kerîm Nebîmiz Muhammed [SallAllahu Aleyhi ve Sellem]‘in kalbine inzâl edilmiş şer’î mefhumlara esastan aykırı içeriği hakkında uyaralım. Zîra bu vesîkayı “Şerî Kurul"a ivedilikle oylanmak üzere sunmak isteyenler bulunmasından, bu vesîkayı incelemek üzere kurul üyelerine yeterli sürenin tanınmayacağından ve Hanîf Şeriat’e aykırı mefhumlarının gözden kaçırılabileceğinden gerçekten endişeliyiz. Bu vesîkanın kamuoyu önünden yangından mal kaçırırcasına gizli tutulması, hakkındaki soru işâretlerinin artmasına yol açmaktadır! Yeterince incelenmesi için gereken süre tanınmaksızın ve içeriğinin kavranmasına imkân vermeksizin oylanmasına ve onaylanmasına yönelik bu acelecilik, hem tuhaf hem de kuşku vericidir, üstelik kınanmaya ve ayıplanmaya mâruzdur. Vesîkanın ilk kısmı, İslâmî Âlemi vurabilecek meydan okumalara eşlik eden toplumsal ve kültürel değişimlerden ve bu değişimlerin Lübnan’ın ve İslâmî Âlem’in imajına ve geleceğine mâtuf yeni unsurlar oluşturduğundan bahsetmektedir. İslâmî Âlem’in imajını değiştirecek kültürel değişimden bahsedenlerin başında, Müslümanların başındaki yöneticilerden eğitim müfredatlarını değiştirmelerini ve dolayısıyla Müslümanlar nezdindeki temel mefhumları değiştirmelerini talep eden Batılı mahfiller gelmektedir. “İslâmî” olduğu varsayılan bu vesîka, Müslümanlar arasındaki dayanışma için olmazsa olmaz şer’î mefhumlara -ki İslâmî kardeşlik mefhumudur- hiç değinmeksizin, târih ve çıkar çerçevesinde Arap Âlemi ile dayanışmadan da bahsetmektedir. Bunun da, Allahu Te’alâ‘nın { إِنَّمَا الْمُؤْمِنُونَ إِخْوَة} “Mü‘minler ancak kardeştirler.” [Hucurat 10] kavline binâen İslâm’ın şafak sökmesinden beri Ümmet’in evlatları arasında dâimî râbıta olarak süregelen İslâmî kardeşlik mefhumunu yıkmak çerçevesinde olmasından endişe ediyoruz. Vesîka, doğrudan siyâsî, iktisâdî ve askerî dış müdâhalelerden bahsetmektedir. Ne var ki “İslâmî” olduğu varsayılan bu vesîka, hem dînin sâbitelerine, bu müdâhalelere tepki mâhiyetinde tutunmaya, hem de Birleşmiş Milletler’e bağlı kalmaya çağrıda bulunmaktadır. Oysa gerek Filistin’de, gerek Bosna katliamlarında, gerekse diğer İslâmî beldelerde meydana gelen trajik tarihin başlıca sorumlusu, kesinlikle bu Birleşmiş Milletler kurumudur. “İslâmî” olduğu varsayılan bu vesîka, Müslümanların diğer tüm yaşam tarzları karşısında yalnızca vatanî yaşam tarzına rızâ gösterdiğinden bahsetmektedir! Burada bir soru öne çıkmaktadır: Bu “İslâmî” vesîka, herhangi bir şeyi, hak dîn olan İslâm’ın önüne mi geçirmeye çalışıyor?! Bu “İslâmî” vesîka, Müslümanların özlemlerine değinirken, bunu “Arap dayanışması modeli” ile sınırlandırmaktadır! Bu vesîkayı her kim yazmışsa, “Arap” kurumlarının başarısızlıklarını ve fiyaskolarını hiç yaşamamış âdeta! Arap yönetimlerin yabancıya bağlılığının hiç şuurunda değil âdeta! Ümmet’in, İslâm esâsına dayalı bütüncül bir devlete, Nübüvvet Minhâcı üzere Râşidî Hilâfet Devleti’ne dönük gerçek özlemlerini hiç hissetmemiş âdeta! Bu beyannâmemiz, 42 sayfalık bu vesîkada geçen her şeyi bütünüyle çürütmek için elbette yeterli olamaz. Ancak bu vesîkada geçenlerin özeti; Lübnan Müslümanlarını şer’î eğilimlerinden ve İslâmî ümmetlerinden koparmaya uğraştığı, Sömürgeci tarafından ve nüfuz ettiği Küfür yönetimleri, kânunları ve anayasası tarafından konulmuş, İslâm ile de hiçbir alâkası olmayan bölücü düzenlemeleri pekiştirdiği, Müslümanları tefrikaya uğratan ve beldelerini parçalayan bu düzenlemeleri Lübnan’da İslâmî sâbiteler haline getirmeye çalıştığı biçiminde toparlanabilir. Dolayısıyla bu vesîkayı kaleme alana, Rasulullah [SallAllahu Aleyhi ve Sellem]‘in koyduğu el-Medînet-ul Munevvera Vesîkası‘nda geçenleri zikretmekle iktifâ ediyoruz, o vesîkanın ilk kısmında şöyle geçer:  هذا كتاب من محمد النبي صلى الله عليه وعلى آله وسلم بين المؤمنين والمسلمين إنهم أمة واحدة من دون الناس وإن المؤمنين بعضهم موالي بعض دون الناس  وإن سلم المؤمنين واحدة، لا يسالم مؤمن دون مؤمن  وإنكم مهما اختلفتم فيه من شيء فإن مرده إلى الله عز وجل وإلى محمد  “Bu, Mü‘minler ve Müslümanlar arasında, Nebî Muhammed [SallAllahu Aleyhi ve Sellem]‘den bir yazıdır… Muhakkak ki onlar, diğer insanlar dışında, tek bir ümmettirler… Mü‘minler, diğer insanlar dışında, birbirlerinin dostudurlar… Şüphesiz Mü‘minlerin barışı tektir, bir mü‘min diğer bir mü‘min olmadan barış yapmaz… Sizler, hangi şeyde ihtilâf ederseniz edin, onun dönüşü muhakkak Allah Azze ve Celle’ye ve Muhammed’e olmalıdır.” Lübnan’da İslâm’a düşkün herkesi; iş işten geçmeden ve İslâmî Şeriat Kurulu çoğunluk oyladığı diye (!) onu onaylamadan evvel bu meseleyi idrâk etmeye çağırıyoruz. Bununla birlikte dînen bilinmesi zârurettendir ki şer’î meseleler, insanların oylamasından alınmaz, bilakis başkasından değil, ancak ve sadece şer’î nasslardan istinbât yoluyla alınır.  هَذَا بَلاَغٌ لِلنَّاسِ وَلِيُنْذَرُوا بِهِ “İşte bu, kendisi ile uyarılsınlar diye insanlara (gönderilmiş) bir bildiridir.” [İbrahim 52]

H. 28 Şevvâl 1428

 

Hizb-ut Tahrir

09.11.2007
 

Lübnan Vilâyeti

 


...:-
  • Amerika, Darfur Bölgesini Ayırma Planını Hızlandırıyor, O Halde Devletin Birlik Bütünlüğünü Ölüm Kalım Meselesi Haline Getirmekten Başka Çare Yoktur!

  • İran Partisi’nin Silahsızlandırılması ve Lübnan Yönetiminin Bu Konudaki Rolü!

  • Eğer İslam Ümmeti Yardımına Koşmazsa Gazze, Şiddeti Katmerleşen Bir Katliam ve Boğucu Bir Kuşatmayla Karşı Karşıya Kalacaktır

  • Ey Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in Ümmetindeki İslam Hamiyeti! Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem Şöyle Buyurdu: لَيْسَ بِالْمُؤْمِنِ الَّذِي يَبِيتُ شَبْعَانَ وَجَارُهُ ‌جَائِعٌ إِلَى جَنْبِهِ “Yanı başındaki komşusu açken tok olarak geceleyen kişi (olgun) mümin değildir.” [El Hakim]

  • Tom Barrack’ın, Lübnan’ın Yeniden Aslı Olan Şam Bölgesinin Bir Parçası Haline Gelmesi Konusundaki Uyarısı, Aslında Hilafeti Kurarak Ümmetin Birliğini Sağlama Projesinin, Bölgedeki Amerikan Projesinin Yegâne Gerçek Rakibi Olduğunu Dair Örtülü Bir ABD İtirafı Niteliğindedir!

  •