Aya

istabl.
1953
HT logo
 
 
 
               
 

:::
:::
 

Bismillahi Al-Rahman Al-Raheem

بِسْـــمِ اللهِ الرَّحْمٰـــنِ الرَّحِيـــم

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ اصْبِرُواْ وَصَابِرُواْ وَرَابِطُواْ وَاتَّقُواْ اللّهَ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ

“Ey iman edenler! Sabredin, (düşman karşısında) sebat gösterin, (cihat) için hazırlıklı ve uyanık bulunun ve Allah’tan ittikâ ediniz ki kurtuluşa erişebilesiniz.” [Âl-i İmrân 200]

“Bin Ali’nin” sona eren döneminin ilk günlerinde otoritesinin temellerini pekiştiren azgın bir mücrim olan “Muhammed Gannuşi”, diğer azgın bir mücrim olan “Abdullah Kallal’ı” sağ tarafına alarak ülkenin devlet başkanlığını geçici olarak devraldığını ilan etmesinin yanı sıra “anayasaya saygılı olacağını, daha önce açıklanan siyasi, ekonomik ve toplumsal reformların tam bir titizlikle uygulanacağı” sözünü verdi.

Bugün akşam ise Gannuşi meseleyi, Anayasa Komisyonu’na sevk etti. Bu defa cumhurbaşkanlığı makamının boş kaldığı ve görevi gereği Muhammed Gannuşi’yi “ulusal birlik” hükümetini kurmakla görevlendiren Meclis Başkanı Fuad Mebeza’nın devlet başkanlığı görevine atandığı duyuruldu!

“Bin Ali’nin” kuyrukları, bu küstahça açıklama ile Müslümanların duygularına meydan okumaktadırlar. Zira onlar, hem evlatlarımızın katledilmesine karışıyorlar hem de kendilerini hayrı isteyen birer ıslah edici kimseler olarak takdim ediyorlar. Oysa bunlar, zincirlere vurularak teşhir edilmeliler ve mahkemeye çıkarılmalıdırlar.

Gannuşi’nin açıklamasının içeriğine gelince; akıllarımızı ne kadar hafife aldığının boyutunu göstermektedir. Zira hala yalancılıkla ve sahtekarlıkla bizleri trajedilere sürükleyen reform olarak isimlendirdiği politikalara tutunmaktadır. Zira aslında bu politikalar, “Bin Ali” ve onunla birlikte çalışan herkesin uygulaması için Dünya Bankası‘nın koştuğu şartlardan ve Avrupa Birliği’nin direktiflerinden oluşan politikalardır. “Gannuşi”, bir de karşımıza çıkmış bize bunları tam bir titizlikle uygulayacağını söylüyor. Açıklamasında geçen yeni bir husus ise bu politikaların uygulanmasında “farklı kesimlerin” kendisine ortak olacağı söylemidir. Nitekim Fuad Mebaza’nın, Gannuşi’yi ulusal birlik hükümetini kurmakla görevlendirmesi bunu teyit etmektedir! Bu ise muhalefet kesimlerini kendisine bulaştırarak başarısız bozuk sisteminin açığını örtmek amacıyla onlara yapılmış iğrenç bir flört ve “Bin Ali” ile arkasındaki sömürgeci kafir Batının çetesinden geriye kalanların mağrur Müslüman halkımızın kendilerini şoka uğratmasının ardından bir alternatif buluruz ümidiyle zaman kazanmaya yönelik bir girişimidir.

Bu nedenle tüm siyasilere, ülkenin ve insanların maslahatını önemseyen herkese deriz ki: Sakın ha sakın Batının tuzağına düşmeyiniz! Sakın ha sakın “Bin Ali’nin” çetesi Mebaza’ya, “Gannuşi’ye” ve Kallal’a el uzatmayınız! Zira her kim onlara el uzatır veya onlara karşı sessiz kalırsa elini, evlatlarımızın katili olan “Bin Ali’ye” uzatmış olur. Böylece hem firar eden bir mücrimken onu kurtarmış hem de ondan daha büyük bir cürüm işlemiş olur.

İslam’ı bir rahmet ve hidayet olarak Endülüs’e kadar taşıyan Tunus’taki yiğit erleri ve fatihlerin torunları olan insanlarımıza ve kardeşlerimize ise deriz ki: Hızlı bir şekilde bu hükümete kaşı çıkmanız ve çete “sürülerine” karşı koymanız sizde yatan hayrın büyüklüğünün, azminiz ve hazmınızdaki samimiyetin açık bir göstergesidir. يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ اصْبِرُواْ وَصَابِرُواْ وَرَابِطُواْ وَاتَّقُواْ اللّهَ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ “Ey iman edenler! Sabredin, (düşman karşısında) sebat gösterin, (cihat) için hazırlıklı ve uyanık bulunun ve Allah’tan ittikâ ediniz ki kurtuluşa erişebilesiniz.” [Âl-i İmrân 200] Şüphesiz kurtuluş ve nusret, ancak Rabbinizin katından bir rahmet ve hidayet nizamı olarak sizin için razı olduğu İslam ile mümkündür. Ona tabi olursanız dalalete düşmez ve bedbaht olmazsınız. Allahuteala, aziz kitabında şöyle buyurmaktadır: فَمَنِ اتَّبَعَ هُدَايَ فَلا يَضِلُّ وَلا يَشْقَى “Her kim Benim hidayetime tâbi olursa o sapmaz ve bedbaht olmaz.” [Tâha 123]

Bizler Hizb-ut Tahrir olarak sizlere çağrıda bulunuyor ve sizlere sesleniyoruz: Artık kendisine ibadet ettiğimiz, ona hiçbir şeyi ortak koşmadığımız, ondan başkasına itaat etmediğimiz, ancak razı olduklarına tabi olduğumuz Allah için kıyama kalkmanın, bozuk kapitalizm sömürgeciliğini ve ajanlarını ülkemizden bir daha geri dönemeyecekleri şekilde kökünden söküp atmamızın zamanı gelmiştir. Keza artık sizden basiret sahibi herkesin, bu rejimin bizleri ulaştırdığı durumun köklü çözümünün, bizleri ve diğer İslam beldelerini el-Ukab rayesi altında gölgelendirecek olan Raşidi Hilafet Devleti’ni kurmak için bizimle birlikte çalışmak olduğunun farkında olmasının zamanı gelmiştir.

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ اسْتَجِيبُواْ لِلّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُم لِمَا يُحْيِيكُمْ وَاعْلَمُواْ أَنَّ اللّهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ “Ey iman edenler! Allah ve resulü sizi, size hayat verene çağırdığında icabet edin. Bilin ki Allah kişi ile kalbi arasına girer ve siz muhakkak O’nun huzurunda toplanacaksınız.” [el-Enfâl 24]

H. 11 Safer 1432

 

Hizb-ut Tahrir

15.01.2011
 

Tunus

 


...:-
  • Ramazan Bitti, Bayram Geldi, İslam Ümmeti Hala Sıkıntılarla Boğuşuyor, Trajediler Her Taraftan Sarmış Durumda!

  • “Ramazan ayı, ki onda Kuran, insanlara yol gösterici ve doğruyu yanlıştan ayırıcı belgeler olarak indirildi.” [Bakara 185]

  • Mübarek Ramazan Ayının Başlangıcı ve Bitişi, Sadece ve Sadece Hilalin Görülmesine Göre Belirlenir

  • Lübnan’ın Derinliklerine Düzenlenen Saldırılar! Siyasi Otorite ve Kurumları Görevleri Karşısında Nerede? Direniş Ekseninin Stratejik Sabrı Daha Tükenmedi mi?

  • Ey Müslümanlar! Sırada Ne Var? Gazze’de Yaşananlardan Sonra Daha Neyi Bekliyorsunuz? Artık Harekete Geçmenizin ve Rabbinizin Raşidi Hilafeti Kurma Farzına Yanıt Vermenizin Zamanı Gelmedi mi?

  •