|
|
Soru:
10 Haziran 2020’de Reuters’in bildirdiğine göre “... Hintli yetkililere, Nisan ayından bu yana yüzlerce askerin Ladakh buzulunda birbirlerine karşı mevzilendiğini açıkladı. Bu, Çin devriyelerinin Hindistan’ın defacto (fiili) sınırına ilerlemesi sonrası yıllardır iki taraf arasında yaşanan sınır gerginliğinin en tehlikelisi. Çin, bölgenin kendi toprağı olduğunu iddia ediyor ve bölgede Hindistan’ın yol inşasına karşı çıkıyor…” Mayıs ayının ilk haftasından bu yana Çin-Hindistan sınır bölgesinde iki ülkenin sınır muhafızları arasında çatışmalar yaşanıyor. Etkeni, lokal mi? Yoksa Çin’i sıkıştırmak ve baskı yapmak için etkenin arkasında Amerika mı var? Sonra bu çatışmanın işgal altındaki Keşmir ve Pakistan Müslümanları üzerindeki etkisi nedir?
|
|
H.30 Şevval 1441
|
21.06.2020 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
Görünüşe göre bazı eyaletlerde büyük ölçekli protestolar, yaklaşık iki haftadır ABD’yi silip süpürüyor. Protestolara şiddet eylemleri karıştı, dükkânlar yağmalandı, polis merkezleri ateşe verildi. Amerika’da siyahi bir adamın öldürülmesi mi böylesi protestoları ateşledi? Son birkaç yılda çok sayıda siyahi adam öldürülmüş olmasına rağmen bu tür protestolar gerçekleşmemiştir! Bu protesto eylemlerinin Amerikan dış politikası üzerinde yansımaları var mı?
|
|
H.20 Şevval 1441
|
11.06.2020 |
|
|
|
|
|
|
Cuma ve cemaat namazında namaz kılanın yanındakinden iki metre uzakta durması hakkında bana soru soran herkese… Bazı Müslüman ülkelerde yöneticilerin, camileri kapattıklarını, açtıklarında ise namaz kılanları iki metre mesafe kuralına mecbur tuttuklarını söylediler… Yetkililerin gerekçesi şu; hasta özürlüdür, nitekim oturarak namaz kılar. Yanındakinden iki metre uzak durması da üzerine kıyas edilir. Hatta hasta olmasa bile hastalık korkusu var, bu yüzden mesafe olur… Soruyorlar, yöneticilerin namaz kılanlara belirtildiği şekildeki bir mesafeyi zorunlu tutması caiz mi? Yoksa namazdaki mesafe, günahı yöneticilere ait bidat midir? Soranlar, cevabı öğrenmek için ısrar ediyor…
|
|
H.17 Şevval 1441
|
08.06.2020 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
Bilindiği gibi El Kazimi, İran yanlısı partiler ve Irak’taki adamlarının Süleymani suikastında Amerika ile gizli işbirliği yaptığı suçlamasına rağmen İran yanlısı parlamentoda çoğunluğun güvenoyunu aldı. İran’ın bazı adamları, El Kazimi’yi bir Amerikan adamı olarak tanımlıyor… Bu, El Kazimi’nin güçlü Amerikan desteğine sahip olduğu anlamına geliyor mu? İran ve Irak’taki adamlarının müdahalesini önemsiyor mu? Amerika, Irak’ı hâlâ ağırlık merkezi olarak görüyor mu? El Kazimi, bu ağırlık merkezinde Amerikan etkisini koruyan bir Amerikan emir eri midir? Allah mükâfatınızı artırsın.
|
|
H.11 Şevval 1441
|
02.06.2020 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
Haberler, petrol fiyatlarında özellikle Teksas petrolünde ani bir düşüş yaşandığını bildirdi. Neredeyse eksi 30’a kadar düştü. Hatta düzenli dolaşımı ile ünlü Brent ham petrolü bile yüzde 9 düşüşle varili 25 dolara geriledi… Düşüşün gerek petrol depolarının tamamen doluluğu hatta neredeyse taşmak üzere olması gerekse Korona virüsünün etkisi gibi çeşitli nedenleri var. Çünkü Korona virüsü ekonomik gerilemeye neden oldu, dolayısıyla petrole olan talep azaldı... Vb. Peki, bu petrol krizinin nedenleri neler? Sürecek mi? Amerika ve dünya ekonomileri üzerinde ne gibi etkisi olacak?
|
|
H.06 Ramazan 1441
|
29.04.2020 |
|
|
|
|
|
|
|
|
H.18 Şaban 1441
|
11.04.2020 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
Çin, ilk kez 4 Ocak 2020’de özellikle Vuhan şehrinde düzinelerce insanın “COVİD-19”olarak adlandırılan Korona virüsü ile enfekte olduğunu duyurdu. Ardından dünyanın hemen hemen tüm ülkelerine yayıldı. Birçok ülke, sınırlarını kapattı, sokağa çıkma yasağı ilan etti, Cuma ve cemaat namazını durdurdu. Bu hastalık, küresel ekonomiye darbe indirdi. Amerika ve Çin, birbirine karşılıklı suçlamalarda bulundu…
Peki, bu epideminin kaynağı ne? Küresel ekonomi üzerindeki gerçekten etki boyutu nedir? Sonra doğru çözümü nedir? Bu hastalık nedeniyle Cuma ve cemaat namazlarını durdurmak caiz mi?
|
|
H.02 Şaban 1441
|
26.03.2020 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
ABD Başkanı, “ Çin ile faz 1 ticaret anlaşmasının 15 Ocak’tan kısa süre sonra imzalanabileceğini söyledi. Trump, geçen ay 15 Ocak’ta imzaların atılacağını duyurmuştu. Trump, “Dünya piyasasını ve küresel ekonomiyi olumsuz etkileyen dünyanın en büyük iki ekonomisi arasında aylardır süren ticaret savaşını sona erdirmek amacıyla başkanlık seçimlerinden sonra Çin ile faz 2 ticaret anlaşmasını sonuçlandırmak istediğini belirtti… [10.01.2020 al-ain.com] Çin Ticaret Bakanlığı, resmi olarak “Başbakan Yardımcısı Liu’un, faz 1 ticaret anlaşmasını imzalamak için Washington’a gideceğini” doğruladı. Böylece ilk kez Çin, anlaşmanın imzalanacağını doğrulayan resmi bir açıklama yaptı. Trump daha önce anlaşmanın imzalanması sonrasında müzakerelerin ikinci aşamasına geçmek için Pekin’e gideceğini söylemişti. [10.01.2020 tradecaptain.com] Bu, Amerika ile Çin arasındaki ticari gerginliğin bittiği anlamına mı geliyor?
|
|
H.17 Cumade’l Ûlâ 1441
|
12.01.2020 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
ABD ajanı Hafter güçleri ile Avrupa ajanı Serrac güçleri arasında aralıklarla süregelen çatışmalar sonrası Hafter güçleri, başkent Trablus’a yeni saldırı başlattı. Hafter ve onun arkasındaki Amerika, bugün Trablus’u ele geçirebileceklerini düşünüyorlar mı? Bu şiddette ve ölçekte çatışmalar patlak verebilecek ne gibi bir gelişme oldu? Peki, Türkiye’nin Trablus’taki Fayez es Serrac hükümetine verdiği desteğin hakikati nedir? Rusya’nın Libya’ya girdiği doğru mu yoksa bu sadece bir gözdağı mı? Almanya’nın çağrıda bulunduğu Libya konulu Berlin Süreci toplantısından ne bekleniyor?
|
|
H.11 Cumade’l Ûlâ 1441
|
06.01.2020 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
Irak, Lübnan ve İran’daki halk hareketlerinin, 5 Kasım 2019 tarihinde yayınlanan genel hatlarda geçtiği üzere spontane başladığını biliyoruz. Hâlâ öyle mi? Amerikan güdümündeki bu üç ülkede Avrupa’nın bir rolü var mı? Bu ülkedeki koşullar böyle devam eder mi? Yoksa Amerika, Mısır ve Sudan’da yaptığı gibi, bu ajanları veya bir kısmını normal yolla ya da ordu aracılığıyla değiştirir mi? Allah mükâfatınızı artırsın.
|
|
H.07 Rabiu’s Sânî 1441
|
04.12.2019 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
“Benimsenmeyen kitaplar arasında yer alan İslami Tefkir kitabında, dua kaderi önlemez. Ne kazayı ne de Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın ilmini değiştirmez ifadesi geçiyor…” Bana göre ise Kuran ve Sünnette bu anlayışa aykırı düşen naslar var. Örneğin Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’den şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir:
لا يَرُدُّ الْقَضَاءَ إِلا الدُّعَاءُ “Kazayı ancak dua önler” Bu anlamda daha pek çok hadis var. Bu hadisler, duanın kaderi değiştirebileceğini kanıtlıyor. Söz konusu kitapta geçen metin ile bu naslar arasındaki bu çelişkiyi nasıl ele almalıyız? Allah mükâfatınızı artırsın.
|
|
H.16 Rabiu’l Evvel 1441
|
13.11.2019 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
Avrupalı yetkililerin Sudan’a akın ettikleri, Hamduk hükümetini destekleyici açıklamalar yaptıkları göze çarpıyor. 16 Eylül 2019’da Fransa Dışişleri Bakanı, resmi temaslarda bulunmak üzere geldiği Hartum’da, Sudan Başbakanı Hamduk ile görüştü. Le Drian, ülkesinin Sudan’a 60 milyon Avro mali yardım sağlayacağını ve Sudan’ı teröre destek veren ülkeler listesinden çıkarmak için çalışacağını söyledi. Resmi temaslarda bulunmak üzere Hartum’a gelen Almanya Dışişleri Bakanı da Sudan’ın adının terörü destekleyen ülkeler listesinden çıkarılması hakkında benzer açıklamalar yaptı... Bu temaslar ve mali yardımlar, ordu karşısında Özgürlük ve Değişim Güçleri’nin elini güçlendirmek için mi? Yoksa başka nedenlerden ötürü mü? Sudan Başbakanı Abdullah Hamduk, 05 Eylül 2019’da Nisan ayındaki darbenin ardından ilk hükümetin kurulduğunu açıkladı ve “Ordu ile siviller arasında geçen ay imzalanan iktidar paylaşımı anlaşması uyarınca hükümetin üç yıl görev yapacağını söyledi…” [05.09.2019 France 24] İktidar paylaşımı anlaşmasının istikrarlı bir şekilde devam etmesi bekleniyor mu? Yoksa yeniden gerginlik yaşanabilir mi?
|
|
H.24 Muharrem 1441
|
23.09.2019 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
Netanyahu, Yahudi varlığındaki seçimlere iki haftadan az bir süre kala kritik seçim döneminde 12 Eylül 2019’da Moskova’yı ziyaret etti. Öncesinde 05 Eylül 2019’da İngiltere’ye kısa süreli bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaret sırasında “Brexit” yükü altında ezilen İngiltere Başbakanı ile bir araya geldi. Ziyaret, Johnson’un AB’den anlaşmasız çıkmak konusunda İngiliz parlamentosunda üst üste yenilgi yaşadığı bir zamanda gerçekleşti… Bu ziyaretlerden Netanyahu’nun acelesi olduğu anlaşılıyor! Olağanüstü ve beklenmedik gibi görünen bu ziyaretlerin perde arkası ne? Seçim endeksli mi yoksa başka farklı amaçlar mı gözetildi?
|
|
H.14 Muharrem 1441
|
13.09.2019 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
Mukaddimet-ud Düstur kitabının 21’inci maddesinde “Buradaki cemaat, cins bir isim olup herhangi bir cemaat demektir. Dolayısıyla mutlak olup onunla kastedilen cinstir…” ifadesini kullandık. Benim iki sorum olacak:
1- “Cemaat” yerine “Burada ümmet, cins isimdir.” denilseydi daha yerinde olmaz mıydı? Çünkü mesele, ayetin lafzının delaletiyle alakalıdır. Onun için olduğu gibi bırakmak daha güzel olmaz mıydı?
2- Birçok dil kaynağında, ümmet sözcüğünün (cemaat, kavim, raht (topluluk) ve taife sözcükleri gibi…) cins isim değil de cemi isim olduğu belirtildi. Ümmet (ve cemaat) sözcüklerini neden cemi isim olarak değil de cins isim olarak itibar ettik?
|
|
H.02 Muharrem 1441
|
02.09.2019 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
Mısr’ul Arabi sitesinin 28 Ağustos 2019’da aktardığına göre “Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Doğu Akdeniz gazı sondaj çalışmaları hakkında Mısır, Kıbrıs ve AB yaptırımlarına meydan okuyarak “Son sürat devam eden arama ve sondaj çalışmalarını günümüzde veya gelecekte engelleyebilecek kimse yoktur.” Bu açıklamalar, bu dört ülke arasında Doğu Akdeniz gazı üzerinde bir çekişmenin olduğu anlamına mı gelmektedir? Ayrıca Doğu Akdeniz’deki gaz miktarı uğruna devletler arasında bir çekişme meydana getirebilecek kadar büyük müdür? Allah sizi hayırla mükafatlandırsın.
|
|
H.02 Muharrem 1441
|
01.09.2019 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
Beyaz Saray, bir açıklamasında, ABD Başkanı Trump’ın Cuma günü Pakistan’ın Başbakanı İmran Han ile yaptığı telefon görüşmede şöyle dediği belirtilmiştir: “Önemli olan Hindistan ve Pakistan’ın Cammu Keşmir konusunda karşılıklı ikili diyaloglar yolu ile gerginliği azaltmaya çalışmalarıdır.” [17.08.2019 Reuters] Trump, Hindistan Başbakanı Modi’nin Keşmir’i resmi olarak ilhak etmekle övündüğü bir zamanda bunları söylemiştir. Kaldı ki Pakistan ve Hindistan arasında bu konuda ciddi bir tartışma da çıkmamıştır. Başbakan Modi, 15 Ağustos 2019 tarihinde Hindistan’ın Bağımsızlık Günü vesilesiyle yaptığı konuşmada, kendi hükümetinin önceki Hindistan hükümetlerinin başaramadığını başardığını söyledi. [16.08.2019 Şarku’l Avsat]
Soru şu: Hindistan resmen Keşmir’i kendi ülkesine katmışken diyaloğun ne faydası olacaktır? Neden Pakistan, özellikle buna muktedir olduğu halde Keşmir’i kurtarmanın doğru yolu olan cihat yolunu tutmuyor. Artı Amerika’nın bunda rolü var mıdır? Allah sizi hayırla mükâfatlandırsın!
|
|
H.17 Zilhicce 1440
|
18.08.2019 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
Aden’de ne oldu, neler oluyor? El Zübeydi’yi Aden valisi olarak atayan Hadi hükümeti ile El Zübeydi Konseyi arasında nasıl çatışma yaşanabilir? Ayrıca El Zübeydi, görevden alındıktan sonra Hadi hükümetinin hiçbir operasyonuna maruz kalmamış, dahası hükümetin denetimi ve gözetiminde kuvvet toplamıştı! Geçiş Konseyi’nin Aden’i ele geçirmesinden sonra şuan ki beklenti nedir? Teşekkür ederim.
|
|
H.12 Zilhicce 1440
|
13.08.2019 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
9 Temmuz 2019’da El Riyad sitesi, Suudi Arabistan’ın “Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ile OPEC dışı (plus) diğer üretici ülkeler arasında geçtiğimiz Salı günü imzalanan ve Viyana İttifakı olarak adlandırılan anlaşmada” etkin rol oynadığını söyledi. Bu, OPEC yerine yeni bir örgüt kurulduğu anlamına gelir mi? Suudi Arabistan’ın oynadığı söz konusu rol, öz motivasyonla mı yoksa dış motivasyonla mı gerçekleşti? Bu ittifakta Suudi Arabistan’ın çıkarı ne? Bu yeni ittifak ne kadar süre devam edecek? Allah mükâfatınızı artırsın.
|
|
H.09 Zilkade 1440
|
12.07.2019 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
Kushner öncülüğündeki Bahreyn Ekonomik Konferansı bugün sona erdi. Kushner, Manama’daki çalıştayın açılışında yaptığı konuşmada, planın “Yüzyılın Anlaşması” değil “Yüzyılın Fırsatı” olduğunu ileri sürdü. [25.06.2019 arabic.sputniknews.com] Bahreyn Konferansı yüzyılın anlaşmasının bir parçası mı? Yoksa Kushner’in dediği gibi yüzyılın anlaşmasından bağımsız bir proje mi? Öyleyse peki neden anlaşmanın içeriği açıklanmadı? Anlaşmadan sızan bazı detaylar var mı? Anlaşmanın başarı şansı ne? Allah mükâfatınızı artırsın.
|
|
H.24 Şevvâl 1440
|
27.06.2019 |
|
|
|
|
|
|
Soru:
Amerika, sürpriz bir şekilde İran ve İran yanlısı grupların Körfez’deki ABD askerleri ve çıkarlarına risk teşkil ettiğini belirtti. Bu yüzden alarm seviyesini yükseltti. Bölgeye uçak gemisi, amfibi savaş gemisi hatta deniz hastanesi bile gönderdi. Bu durum, Körfez’de çatışmanın yakın olduğu algısını yarattı. Yaşanan bu gerilim, İran’ın petrol ihracatını sıfırlamak amacıyla Amerika’nın, İran’dan petrol ithalatı için bazı ülkelere verdiği muafiyet hakkını sonlandırması ile aynı zamana denk geliyor. İran, Körfez ülkelerinin petrol ihracatı için en önemli güzergâh olan Hürmüz Boğazı’nı kapatmakla tehdit etti ve Körfez’de yaşanan kontrollü gerilim sürüyor! Bölge, Amerikan tasarımı bir savaş için bir girizgâh olabilir mi? Yoksa amaç başka bir şey mi? Allah mükâfatınızı artırsın.
|
|
H.19 Ramazan 1440
|
24.05.2019 |
|
|
|
|
|